Twitter'da

SonDakikaTurk.com'dan Son Dakika Haberleri

7 Aralık 2014 Pazar

Galatasaray Arsenal Macı ne zaman, hangi kanalda?

Galatasaray Arsenal UEFA Şampiyonlar Ligi'ne veda etti fakat prestij maçına çıkacak!Anderlecht'e 2-0 mağlup olduktan sonraki macı olacak. Galatasaray son maçta Arsenal'i kendi evinde konuk ediyor.
İngiliz devi Arsenal'i konuk edecek Galatasaray karşılaşması ne zaman? Şampiyonlar Ligi'nde son maçında Galatasaray Arsenal ile Türk Telekom Arena’da karşı karşıya gelecek. Sarı-Kırmızılı ekip geçtiğimiz hafta Belçika deplasmanında Anderlecht ile oynadığı mücadeleyi 2-0 kaybetmiş ve Avrupa macerasına nokta koymuştu. Galatasaray, 5 karşılaşmada topladığı 1 puanla son sırada yer alıyor. Sarı-Kırmızılı ekibin hedefi ise Arsenal'i yenip, 3 puanla tanışmak. Maç Detayları Maç : Galatasaray-Arsenal Yayın Günü: 9 Aralık Salı Yayın Saati: 21.45 Yayın : Star Tv

28 Eylül 2013 Cumartesi

Benim Direnişim

Benim Direnişim Başka..


Benim direnişim hayata aslında. Oynanan oyunlara.. Hayatlarına bakmadan hayatıma karışanlara.. 
Benim direnişim insan görünümlü yaratıklara.. Yüreğinde merhamet duygusu olmayanlara..
Siz bilmezsiniz ama Benim Direnişim ayakta kalmaya..


Yıllardır mücadelesini verdiğimiz o güzel günlere Benim Direnişim..
Çalmadan çırpmadan alnımızın akıyla birşeyler başarabilmek için bu Direniş..
Belki de kendinden çok önem verdiğin ailene, sevdiklerine, sevenlerine bu Direniş..

Hani hep uzak diyarlara gitmek ister ya yüreğin, kimsenin seni tanımadığı diyarlarda bir başına..
Kimsenin seni karalamaya çalışmayacağı tertemiz dünyada yapayalnız, kimsesiz.. 
Hani gitmek ister de gidemez ayakların.. Ardında bırakacağın kocaman bir hayat.. 
İyisiyle, kötüsüyle, sevinciyle, hüznüyle.. 
Yapamazsın işte.. 

Benim Direnişim yaşamaya..
Benim Direnişim nefes almaya..
Benim Direnişim mutlu olmaya..

Sen bilmezsin beni, sömürdüler tüm iyi niyetlerimi..
Sen bilmezsin beni, öldürdüler beni ben yapan herşeyi..
Sen bilmezsin işte O bile bilemedi ki beni..

Bir eline Ay'ı koysalar, Diğer eline Dünyaları verseler yine de Özgürlüğünü ister insan..
Para, ün,şan, şöhret, herşeyi elinin tersiyle iter bazen insan..

Gitmek ister sadece.. 
Lanet eder herşeye.. 


Seni senden almalarına sakın izin verme.. 
Ve içindeki Seni sakın öldürme.. 
Çünkü gün gelir ve Sana sadece Sen lazım olursun. Ve Seni Senden başka kimse anlamaz..


8 Haziran 2013 Cumartesi

Düşünce Özgürlüğü



Ne kadar Özgürüz?

Bir söylentiye göre Özgür bir Ülkede yaşıyoruz.. Bir söylentiye göre Özgür değiliz.. 


Peki ya Özgürlük?

Sosyal Medya ve Özgürlük kavramı ne kadar tuhaf dimi.. 

Özgürce haykır! Özgürce yaz! Özgürce konuş!  ( sonra içeri alsınlar )
( Dipnot : Küfür, hakaret, tehditten değil özgürce yazabilmekten bahsediyorum )

Sosyal Medya denilen yerde ne kadar Özgürüz?  Ne kadar Özgürsünüz?

Yazdığın postlar, paylaştığın fotoğraflar, videolar, tweetler, retweetler hatta..


Hanginiz bu yüzden hakarete maruz kalmadı? Hanginiz ötekileştirilmedi?  Hanginize şucusun, bucusun denilerek hakaretler,küfürler hatta tehditler savrulmadı? 

Özgür bir ülkede isek kendi fikrimizi özgürce söylemek neden ötekileştiriliyor? 
Arkadaşım ben bunu düşünüyorum, sen şunu mu düşünüyosun? düşün! -Diyemiyorlar..

Ben bile bunu yapıyorum bazen.. Evet insan kendinden başlamalı eleştirmeye.. 
Başkaları " Sen önce kendine bak lan" demeden kendine bunu demeli..

Bende birçok kez dedim, diyorum da.. 

Ama burada demek istediğim şu; 
Eğer özgürlüğü savunan biriysen, özgür düşünce, özgürce yaşamayı savunuyorsan, bunu partici veya örgüt olarak yapsan bile, Faşist köpek! Şerefsiz! senin bilmemneni ne yapiyim. ana, bacı,soy, sop sövmeler vb gibi küfürleri eden kişi Hangi özgürlükten söz edebilir? 
Hangi özgür yaşamdan, özgür iradeden, özgürce paylaşmaktan söz edebilir?
Daha özgürlüğün ne olduğunu bilmeyen biri, kendi savunduğunu sandığı görüşü bile kavrayamayan biri nasıl tehditler, hakaretler savurabilir? 


Bu ırkçılığın,faşistliğin daniskası değil midir? 

Eğer Özgürlük Sana göre tek taraflı ise, 
Sen : Ben Özgürlük istiyorum diyorsan, senin tarafında olmayan biri özgür yaşayamacak mı? Vurun kırın öldürünle çözmek mi sizin özgürlüğünüz? 

Eğer Özgürlük HERKES için ise, ki zaten böyledir herzaman.. Sen benim düşünceme, Ben senin düşüncene saygı duymalı mıyım? Evet. 

Bana göre özgür olmak ile senin savunduğun özgürlük arasında dağlar kadar fark var.

Bırakın da ( Size göre ) Savunduğunuz Özgürlüğü getirtemediğiniz Ülkede insanlar özgürce konuşsun. Öyle yada böyle, sana göre zıt veya seninle, ne istiyolarsa yazsınlar, yazabilsinler.

Üstteki cümlede akla gelen ilk soru : Sen özgür yazamıyor musun? olacaktır. Bu yazıya gelecek her hakaret küfür Özgür Düşünce'ye gölge düşürür. Ben yine yazarım ama istihabaratları geniş adamların. Baksanıza tc den ev adresime kadar bulup tehdit edebiliyorlar ÖZGÜRCE. 
işte onların Özgürlüğü kendilerine sadece.. 

neyse..

Bana göre Ülkem Özgür ama başımızdakilerin yasakçı, ben-cil, inatçı tavırları bu özgürlüğe gölge düşüyor.. Baksanıza insan rahatça eylem bile yapamıyor..



Saygılarımla..


Not: Yazar yada editör değilim bu yüzden kimse Türkçe öğretmeni kesilmesin. Bende istediğim tarzda Özgürce, kendimce yazdım. 

Okuyanlara bin teşekkür..


24 Aralık 2012 Pazartesi

Dünya ve Adalet ve Dostluk

 

Ne zamandır yazmıyordum birşeyler farkındayım. kimse de yaz demiyor zaten =)
Hani biri dürtmüyor ki yazalım. Neyse Bu yazımda farklı bir konu seçiyorum. biraz argolu küfürlü yazı olabilir. Zaten kim küfür etmiyor ki ?

ve başlıyorum..

Adaletini siktiğimin Dünyası..

İnsanı yalnız bırakıyor hep farkında mısınız? Benim gördüğüm bu.. Aslında yalnız değiliz, ne sen, ne ben, nede onlar.  Sokaktaki kimsesizler bile yalnız değil. Onların belki umudu vardır, belki bir kedisi-köpeği var, hepimizin belki arkadaşı, belki dostu, belki sevgilisi, belki ailesi.. Mutlaka birileri vardır yanında öyle değil mi? 



Facebook profilimizde arkadaş listemiz dopdolu, twitter'da takipçilerimiz ve takip ettilerimizle olan arkadaşlıklarımız, bir çok sosyal ağ da arkadaş dolu etrafımızda. Peki kötü gün dostu olan varmı içinizde? Kaçınızın zor durumdayken bir telefonla yanınıza koşan bir dostu var? Sıkıntılı anında yalnız bırakmayıp çözüm aradığı..

Benim var mı acaba? Bilmem.. Gerçekten bilmiyorum kim var.. Sıkıntılı anında koşturduğum her zaman yanında olduğum 2-3 can dostum var aslında. ve bilen biliyor ki her arkadaşım bu dostlarımla eşdeğerdir benim için. hepsi için koştururum çabalarım çırpınırım.imkan yokken yaratırım (yaratmak Allah'a mahsustur). Ama düşünüyorum da ben sıkıntılıyken yanımda hangisi olur? Birinden ümidim vardı, yitirdim. Diğeri de benim kadar olmasada birşeyler yapmaya çalışır eminim.Diğerleriyle mesafemi koruyorum.. ama yine de var galiba birileri..

Adaletsizliklerle dolu bu dünyada yanınızda kim var bir bakın.. Yalnız olmadığınıza emin olun. İyi gün dostu hiç olmadığı kadar fazla da kötü gün dostunuzu bulun. 




  Bu arada Prensesimin yeri apayrı benim için. Çünkü o sevgiliden öte, bir eş gibi..yani o bir iyilik meleği ve her zaman en büyük destekçim.

9 Ağustos 2012 Perşembe

LÖSEV Gönüllüsü Olmak Bir Ayrıcalıktır...

Büyük LÖSEV Ailesi, lösemili&kanserli çocuk ve ailelerin bu zorlu mücadelede yalnız olmadıklarını göstermek için sevgi ve azimle çalışan bir vakıftır. LÖSEV kurulduğu 1998 yılından bugüne dek faaliyetlerini duyarlı kişi ve kuruluşların destekleri ve binlerce GÖNÜLLÜSÜ’nün katkılarıyla gerçekleştirmiş; Türk halkının konu hakkında daha bilinçli ve duyarlı olmasıyla beraber tedavide %91'lere çıkardığı başarısını %100’e çıkartmayı hedeflemiştir.


LÖSEV'e gönlünü veren gönüllüler LÖSEV’in her etkinliğinde aktif rol almakta, vakıf çalışmalarına aktif katılım göstererek çocukları hayata bağlamaktadırlar.

Yüreğinde paylaşım ve sevgiye yer olan herkesi Lösev gönüllüsü olmaya davet ediyoruz.

Lösev gönüllüsü olabilmek için aşağıdaki formu doldurmanız yeterli: http://bit.ly/losevgonullusu
Lösev’i Facebook’ta takip etmek için: www.facebook.com/losev0660
Lösev’i Twitter’da da @losev1998 hesabından takip edebilir, #LosevHayatVerir hashtag’i ile  paylaşımlarınızla destekleyebilirsiniz.


Bir bumads sosyal sorumluluk içeriğidir.

22 Temmuz 2012 Pazar

Arakan diye bir yer var




Arakan diye bir yer var

Taze taze yazmak iyi olacak

Tarih 22 Temmuz 2012. Son 22 saattir TT olan bir hashtag var: "ARAKANdiyeBiryerVar" .

Arakan'da insanlık suçları işlenip işlenmediği konusu. Yalnız ortada şöyle bir abuk durum var. Arakan'daki olaylar ile alakası olmayan fotoğraflar ve videolar kullanılıyor. Dünyanın çeşitli yerlerindeki insanlık suçları, nijeryada insan yakma görüntüleri, Amerikan askerlerinin Irak'ta yaptıkları, Photoshop bebek kızartma görüntüleri, Congo tanker faciası, Tibet'te deprem sonrası ceset imha görüntüleri vb.

Arakan katliamı fotoları oldukları iddia edilen içeriklerin orjinali aşağıdakı gibi:

http://www.telegraph.co.uk/news/worldnews/asia/thailand/1475199/80-Thai-Muslims-suffocate-after-arrest-at-protest.html

congo tanker kazası

http://www.worldpressphoto.org/photo/2011guangniugn-2?gallery=890

http://farazahmed.com/muslims-killing-in-burma-and-our-social-media-islamic-parties-1010.aspx

Daha Nijeryadaki zalimlerin insan yakma videoları var. Arakan'da zenci var mı?


Bu farkındalık kampanyası sonradan mı bozuldu?

Gelelim sonradan yayından çıkmış bir durum olabilir mi konusuna. Bu kampanyayı başlatan Feridun Özdemir gerçek resim ve haberler kullansaydı başkaları karıştırdı diyebilrdik. Fakat Bu sahte fotoğrafların ve videoların hepsi Feridun Özdemir tarafından paylaşılmıştır.

Bu farkındalık kampanyasına bir çok insan destek verdi. Her normal insanın vicdanını sızlatacak, yapanlara karşı bir nefret uyandıracak bir çok fotoğraf kullanıldı.

Sonuç
1. Kampanyaya gölge düşürdünüz.

2. TT yapmaya çalışıldığına göre demek ki dünyanın dikkati buraya çekilmeye çalışılıyor. Bu sahte resimlerle insanlarımızın gaza geldiği öğrenilince ne olacak. Bizi dünyaya güldürmek ve ciddiyetsiz bir durum yaratmak amacında mı bunu yapanlar.

3. Bu sahte içerikler yalancı çoban hikayesindeki gibi bir daha gerçekten sesini duyurmak isteyen mazlumlar olduğunda "gene birileri gaza getirmiştir" diye bir algı yaratacak. Medya'nın güvenilirliği zaten ortada bari sosyal medyayı kirletmeyin.

4. Kendisine anlatılanı sorgulamadan kabul etmenin ne kadar tehlikeli olduğu bir kere daha ortaya çıktı. Daha önce Budistler hakkında pozitif negatif hiç bir duygusu olmayan bir çok insan "gördüğüm ilk budisti işkence ederek öldüreceğim" tarzında içerikler paylaştılar. Ülkemizdeki katliamların ortaya çıkış şekli zaten bu şekilde. Maalesef bir çok ünlü ve saygın isimde bu paylaşımlara alet olmuştur.

5. Din ve vicdan sömürüsü yöntemi ile prim yapmak isteyenlerin sosyal medyayı da ne kadar etkili bir şekilde kullandığını görmüş olduk.

6. İnsanların vicdani,dini hassasiyetlerini ve komplekslerini kullananlar utanmadan bir de bu kampanyayı ben başlattım diye ortalarda geziniyor. İnsanımıza nefret aşılıyorlar. Muhtemelen yarın televizyona da çıkıp böbürlenecekler.

Alıntıdır - Kaynak : http://umutsenoglu.blogspot.com/

26 Haziran 2012 Salı

Aynadaki sen




Yazmaya ara verdim galiba bir süre.Bugün yazmak geldi içimden.Ne yazmam gerektiğini bilmeden oturdum pc başına,açtım blogumu ve yazıyorum.
Her yazıda insanlara birşeyler vermek gerektiğini anladım. Yani boş boş yazmakla eline birşey geçmeyeceğini daha iyi kavradım diyebilirim.
Peki bu yazıda bize ne vereceksin,kendinden ne katacaksın diyenleri duyar gibiyim.

Cevap veriyorum : - Bilmiyorum.

İnsanlardan bahsemek istiyorum biraz. Biraz karanlık yüzlerinden, biraz içindeki iyilik perisinden.
Yani kısacası Biraz Senden biraz Benden..
Evet birgün Bizden de bahsedicem size.Bilmediğiniz,yada yanlış bildiğiniz bizi size açıklicam.

İnsanlar iki yüzlü müdür? Bugün bunu düşündüm aslında..

Herkesin bir görünen bir de görünmeyen 2. yüzü mutlaka vardır.

Mesela Sen? Sen 2 yüzlü değil misin?
-düşünüyorsun ve hayır dediğini duyar gibiyim.

-hayır hayır sende iki yüzlüsün, onlar da, şunlar da..

Bir bana gösterdiğin yüzün var, bir kendine sakladığın yani bilmediğimiz, bilmemizi istemediğin..

Birini suçlarken gösterdiğin bir yüzün var, Ben meleğim Onlar şeytan dediğin.
Ulusa sesleniyor!! Onlar kötü! e! kaka! Ben meleğim aslında diyorsun.

Oysa bi ayna karşısına geç, önce kendini bir tart, doğrularını bir kenara koy. yanlışlarınla yüzleş. Bak ozaman kimin daha kirli bir yüzü çıkıyor ortaya.

Hani bir şarkı vardır ya, - Masum değiliz, Hiç birimiz - öyleydi aslında hayat hikayemiz.

Hepimizin bilinen masum, bilinmeyen kötü bir yüzü var..

Birgün maskenizi bir kenara bırakın, aynaya bakın, Sonra düşünün, ve Gelip yorum yapın isimsiz de olsa.. Sende Haklısın Aslında..


Okuduğunuz için Teşekkürler